BLOG
Zafer Bayramı'mızın yüzüncü yılı kutlu olsun
Tarihi fesliden öğrenen bazı tarih bilmez ve bazı Cumhuriyet karşıtlarının ‘’Keşke Yunan kazansaydı’’ veya ‘’Cihan harbi sonrası müstevliler alacaklarının birkaç mislini aldı öyle gittiler, çekildiler, kurşun sıkmadık ki’’ derken, İlk kurşunu sıkan Hasan Tahsin’i bile unutan, Kuruluş ve kurtuluş destanını yok saymak isteyen zihniyetlere inat onlara tekrar anlatalım. Bağımsız demokratik ve çağdaş bir ülke yaratmak için, bir büyük devrimcinin, Başkomutan Mustafa Kemal Atatürk’ün önderliğinde yazılan yeniden diriliş destanıdır 30 Ağustos.
O günün işbirlikçileri, İngiliz muhipleri, Ali Kemalleri, Damat Feritleri, İskilipli Atıf hocaları, benzeri bitmez tükenmez hainleri, Derviş Mehmet gibi yobazları, gibi günümüzde de Laik, çağdaş demokratik Cumhuriyetimizin Kutlu yürüyüşüne çelme takmak isteyenler bulunmaktadır.
Sonsuza dek başaramayacaklar…
Emperyalizme karşı Dünyada eşi benzeri görülmemiş, muhteşem bir Ulusal Kurtuluş Savaşımızla taçlandırılan ZAFER BAYRAMIMIZIN 100. yılını kutlarken, Sevr'i kaldıran, Lozan’ı yapan, başta Mustafa Kemal Atatürk ve İsmet İnönü olmak üzere Tam bağımsızlık destanını yazanları saygıyla anıyorum. Ruhları şad olsun. Işıklar içinde uyusunlar. Mustafa Kemal Paşa, Anadolu’ya geçip Erzurum Kongresini topladığında bir avuç kongre üyesinin içinde Kongre Başkanı olacak kadar oya bile sahip değilken, ne var ki büyük devrimci, mutlak surette başkanlığı elde etmesi gerektiğini bildiği halde Sivas’ta “Ya istiklal ya ölüm “ilkesini mandacılara karşı savunmaktan vazgeçmedi ve o kararlılıkla Türk ulusunun önderi oldu.
SİVAS KONGRESİ CUMHURİYETİMİZİN KURULUŞUNUN TEMEL HARCIDIR
Kurtuluş ve bağımsızlığımızın tohumlarının atıldığı Sivas kongresi nin 103. yıl dönümü tüm ulusumuza kutlu olsun
SİVAS KONGRESİ KARARLARI
103 yıl önce Milli sınırları içinde vatan bölünmez bir bütündür, parçalanamaz. Her türlü yabancı işgal ve müdahalesine karşı millet top yekûn kendisini savunacak ve direnecektir. İstanbul Hükümeti, harici bir baskı karşısında memleketimizin herhangi bir parçasını terk mecburiyetinde kalırsa, vatanın bağımsızlığını ve bütünlüğünü temin edecek her türlü tedbir ve karar alınmıştır. Manda ve himaye kabul edilemez. Milli iradeyi temsil etmek üzere, Meclis-i Mebusan’ın derhal toplanması mecburidir. Sivas kongresinde alınan kararlardan en önde gelenleridir.103 yıl önce Tam bağımsızlık destanını yazanlara o dönemden bir örnek verirsek, Sivas kongresi toplandığında manda tartışmaları esnasında kongre delegelerinden Tıbbiyeli Hikmet adlı bir genç, yüksek sesle şunları söyledi: “Paşam, delegesi bulunduğum Tıbbiyeliler beni buraya bağımsızlık davamızı başarmak yolundaki mesaiye katılmak üzere gönderdiler. Mandayı kabul edemem. Eğer kabul edecek olanlar varsa, bunları her kim olursa olsun şiddetle reddederiz. Farzı mahal, manda fikrini siz kabul ederseniz sizi de reddeder, Mustafa Kemal'i vatan kurtarıcısı değil vatan batırıcısı olarak adlandır ve tel'in ederiz.”
Tıbbiyeli Hikmet'in bu yurtsever çıkışının ardından Mustafa Kemal Paşa, çevresindekilere bakarak, “Arkadaşlar, gençliğe bakın! Türk milli bünyesindeki asil kanın ifadesine dikkat edin” dedi. Sonra Tıbbiyeli Hikmet'e dönerek “Evlat müsterih ol! Gençlikle iftihar ediyorum ve gençliğe güveniyorum. Biz azınlıkta kalsak dahi mandayı kabul etmeyeceğiz. Parolamız tek ve değişmez: Ya istiklal ya ölüm” dedi. Ancak bu Ülke Tıbbiyeli Hikmetler yerine bu tarihten 50 yıl sonra "Amerikan emperyalizminin 6. Filosuna karşı mücadele eden tam bağımsızlık şiarı ile hareket eden yurtsever 68 gençliğinin karşısında duran, buna karşın Amerikan askerlerini törenle karşılayanları da gördü. Nafile. Boşa uğraşmayın. ne yaparsanız yapın ne söylerseniz söyleyin… Mustafa Kemal Atatürk’ü, zaferlerini ve bu ülke için gerçekleştirdiklerini, unutturamayacaksınız …UNESCO’nun Atatürk’ün 100. Yıl doğum günündeki ATATÜRK KİMDİR başlıklı bildirisinde ‘’Uluslar arası anlayış, işbirliği ve barış yolunda çaba göstermiş üstün bir kişi; Olağanüstü devrimler gerçekleştirmiş devrimci; Sömürgecilik ve yayılmacılığa karşı savaşan ilk önder; İnsan haklarına saygılı; Dünya barışının öncüsü; Bütün yaşamı boyunca insanlar arasında; Renk, din , ırk ayırımı gözetmeyen; Eşsiz bir devlet adamı; Türkiye Cumhuriyetinin kurucusu. ’diye tanımlıyor. Unutan ve unutturmak isteyenlere ithaf olunur.