Geçen hafta Diyanet ile Barolar arasında yaşanan tartışmalar sonucunda hem de tüm dünya koronavirüs ve bambaşka gündemlerle uğraşırken bizde ise Cumhurbaşkanının talimatıyla meslek odalarının seçimleriyle ilgili olarak yeni bir yapının oluşturulmak istenmesi gerçekten hayret vericidir. Uzun yıllar meslek odalarında bulunmuş ve görev yapmış birsi olarak bu konuya ilişkin görüşlerimi önümüzdeki günlerdeki yazılarımda meslek odaları ve demokratik kitle örgütlerinin işlevini demokrasi içindeki yerlerini derin bir şekilde sizlerle paylaşacağım. Bugün Cumhurbaşkanının meslek odalarında ki mevcut seçim sisteminin oligarşik bir yapıyı ve imtiyazı oluşturduğuna dikkat çekerek bunu gündeme oturtması şu soruyu da beraberinde getiriyor .Türkiye başta koronavirüs nedeniyle yaşadığı olağanüstü koşullar ve gerekse birikmiş sorunları nedeniyle şu anda bulunduğu ekonomik, sosyal ,siyasal, sorunlarla boğuşurken bu konu tüm diğer sorunlar kadar önemli bir konumudur ki bugün gündem oluşturmaktadır. Yoksa bir taraftan bu sorunlarla boğuşurken İktidar meslek odalarını da kontrol altına almak gibi bir girişimi mi başlatmaktadır.

FEYZİOĞLU'NUN ŞAŞIRTAN TAVRI

Bakmayın başlığı böyle attığımıza aslında Metin Feyzioğlu nereye koşuyor? demek lazım. Biz biliyor olsak ta Feyzioğlu aslında uzunca bir süredir kendisini geçmişte kendisini farklı görenleri de şaşırtıp iktidar yanlısı davranışları ile gündemde. TBB'nin 4 yöneticisi, Yönetim Kurulu Üyeleri Asude Şenol, Filiz Saraç, Hüseyin Özbek ve Eyyüp Sabri Çepik iktidarın baroların yapısını değiştirmeye çalışmasının, savunmanın bağımsızlığını ortadan kaldıracağını belirterek, "İtaatkâr barolar ve barolar birliği yaratma arzusu asla kabul edilemez" diye ifade ediyorlar.TBB başkanlığı ise bu açıklamanın kendilerini bağlamadığını duyurdu. Diğer taraftan 51 baro başkanı ortak yazılı açıklama yaparak, bu yaklaşımı protesto ederken hepsinden farklı olarak Feyzioğlu ise günler sonra şu açıklamayı yaptı ''Gerçekten de öyle bir taslak ne gündemdedir ne günceldir. Ancak farklı bir çalışma şu anda Mecliste gayriresmi olarak yürümektedir. Meclis çalışmaya başladığında da anladığım kadarıyla teklife dönüşecektir. Yaptığım çok yoğun görüşmelere, istişarelere ve irtibatlara dayanarak söylüyorum, çalışmanın amacının baroları zayıflatmak olmadığı, altı çizilerek görüştüğüm her sayın milletvekili, bakanlık yetkilisi ve her düzeyde devlet yetkilisi tarafından ifade edilmiştir. Yani baroları zayıflatmak amacı vardır diye gündeme getirilen sözlere itibar etmeyiniz. Şimdi TBB Başkanı Feyzioğlu'nun söylediklerini bir tarafa diğer tarafa ise kendi yönetim kurulu üyeleri ile 51 Baro başkanını tepkilerini yan yana koyalım işte o zaman Feyzioğlu nereye koşuyor ? diye soruyoruz.

AVM'LERİN AÇILMASI VE FUTBOL LİGİNİN BAŞLATILMASI KARARI ÇOK ERKENDİR

(TFF), koronavirüsü salgınına rağmen 12 Haziran'da başlatılması yönündeki karara çeşitli tepkiler geldi. Bence de karar için çok erkendir. Türkiye'de 11 Mart'ta ilk vakanın görülmesinin ardından maçların seyircisiz oynatılmasına, ve sonrasında da liglerin ertelenmesine karar verilmişti biliyorsunuz futbol çok yakın temasla oynanan bir spor dalı siz ne kadar önlem alırsanız alın sosyal ve fiziksel mesafenin salgından korunmanın en başlıca yolu olduğunu hepimiz biliyoruz. Sporun, sporcularımızın, kulüplerimizin geleceği, insanlarımızın hayatı, bir takım ekonomik çıkarlara feda edilemeyecek kadar önemlidir. Diğer taraftan ise AVM'lerin dün açılması ile ortaya çıkan görüntüler hepimizin malumudur. Herkesin bir süre daha sabırlı olması gerekmektedir. TMMOB Makina Mühendisleri Odası Bursa Şube Yönetim Kurulu Başkanı Fikri Düşünceli, 11 Mayıs tarihinde bazı bölümleri hariç açılacak olan AVM'ler, İşyerleri ve Toplu Bulunulan Mekânların Tesisatlarında Mutlaka Alınması Gereken koronavirüs önlemleri üzerine bir basın açıklaması yaptı.14 maddelik teknik ve bilimsel içerikli ve mutlaka yapılması gereken bu işlemlerle ilgili olarak Düşünceli '' Bakım ve kontrollerin teknik standartlara uygun olarak yapılmaması virüsün yayılmasına neden olacaktır. AVM'ler nezdinde belirttiğimiz önlemlerin büyük işyerleri ve bütün toplu bulunulan mekânlar için geçerli olması gerektiğini özellikle vurgulamak isteriz. İnsan yaşamı piyasanın insafına bırakılmamalı ve gündelik siyasete alet edilmemelidir. Mutlaka alınması gereken bu önlemleri ilgililerin ve kamuoyunun dikkatine sunuyor, tüm halkımıza sağlıklı günler diliyoruz."İşte meslek odalarımızın önemli işlevlerinden biride budur.