Geçen hafta Bilgeinoks A.Ş olarak fuar için bulunduğumuz Milano kenti ile ilgili biraz gezi notları tadında şehircilik, kültür, sanat ve insan ilişkileri boyutlu gözlemlerimi sizlerle paylaşmıştım. Bu kez de fuar izlenimlerim ile birlikte Türk endüstriyel mutfak sektörünün yıllar içinde geldiği konumu ve Türkiye'nin güney sınırımızda gerçekleştirdiği operasyonun uluslararası ilişkilerde, iş yaşamında ve İtalyan kamuoyundaki yansımalarını paylaşmak istiyorum.

Endüstriyel mutfak sektöründe, gastronomi alanında turizm yatırımcıları, ile toplu yiyecek içecek yatırımcılarının, sanayicilerin ve distribütörlerin buluştuğu sektöründe dünyanın en büyük fuarlarından biri olan HOSTMİLANO 18-22 Ekim 2019 tarihlerinde Milano/İTALYA'da gerçekleşti. Catering, gastronomi, yiyecek içecek servis ekipmanları, kahve, dondurma makineleri , otomatlar, mobilya, dekorasyon, ve mutfak teknolojileri gibi alanlarda 17 kategoride 1360 adedi İtalya'dan olmak üzere 890'ı İtalya dışındaki 55 ülkeden toplam 2250'ye yakın katılımcı firma 345.000 m2 üzerinde kurulu 12 holde beş gün boyunca 450 etkinlikle sunumlarını gerçekleştirdiler.

Katılım sağlayan ulusal firmalarımızla gururlandık

Bu fuarda İtalya dışından katılım sağlayan 55 ülke arasında bazılarının ise yüz yıllık geçmişi olan Dünya devleri arasında 73 Türk firmamızla katılım sağlayan dördüncü büyüklükte ülke konumunda olduk.

Fuarlar sadece şirketlerin inovatif yaklaşımlarıyla, yeniliklerini, teknolojik üstünlüklerini ve çözümlerini, tasarımlarını, modellerini, sunduğu etkinlikler olmayıp, uluslararasılaşma ve dünya pazarlarına açılmanın, marka yaratmanın önemli bir yolu olarak da görülmelidir. Buradan hareketle fuar esnasında sektörde yıllarını vermiş, birlikte olduğum dostlarla sohbet ederken İnoksan'da yeni işe başladığım yıllardan birkaç yıl sonra 1984 yılında ilk olarak Hogatec/DÜSELDORF fuarına ziyaretçi olarak gidişimizi sonraki fuar ziyaretlerinde o fuarlardan fotoğraflar çekerek, incelemeler yaparak know-how elde ederek o çözümleri döndüğümüzde uygulayarak ve sektörün geçmiş birikimlerini izleyerek yeni teknolojiler edinerek bir sektörün nasıl oluştuğuna yaklaşık 40 yıldır tanıklık ediyorum.

Bu sohbetlerde sektörün oluşması, büyümesi, yeniliklerle buluşması mücadelesinin ne zorluklar içerdiğini hatırladık. 1996 yılında gümrük birliğinin teknik mevzuatlara uyumluluğunu sağlayarak İnoksan'la bundan 33 yıl önce katıldığımız ilk fuarımız da dünya devleri ile mücadelemiz aklıma geldi.

Bugün ise gelinen noktada beni sevindiren ve duygulandıran en önemli olgu ise başta bugün birlikte çalışmaktan gurur duyduğum sektörün en önemli tedarikçisi konumuna gelen Bilgeinoks ile geçmişte İnoksan ve sektörün önder firmaları Atalay,Çözüm, Empero Evinoks, Mutaş Öztiryaki, Kayalar, Kristal başta olmak üzere 73 ulusal firmamızın görkemli stantları ve katılımlarıyla dünyada ilk dörde giren bir ülke konumuna girmemizdir.

Güncelliğini koruyor

Fuar esnasında iş görüşmelerinde, sohbetlerimizde hatta bir taksiye bindiğinizde bile, Türkiye'den geliyorum dediğinizde konu bir şekilde operasyona ve ekonomimize geliyor. Birçoğunun ifadesiyle televizyon ve gazetelerdeki tek yanlı yayınlardan etkilendiğini gözlemlediğim gibi bunu kendileri de ifade ediyorlar. Ancak ülkemizde neredeyse 40 yıldır yaşanan terörü örnekleriyle ve buna karşı yapılan operasyonla, dört milyona yakın sığınmacıya kucak açtığımızı dile getirdiğimizde ülkemizi anlattığımızda çoğunun da fikirlerini değiştirdiklerini gözlemledik.

Her şeye ve tüm zorluklara rağmen sanayiciliğini devam ettirip ülke ekonomisine katkı koyan yurtdışı pazarlarda ülkemizi temsil eden sanayicilerimiz ile Türk mühendislerini ve çalışkan emekçi kardeşlerimizi o çılgın Türkleri kutluyorum. Onlarla onurlanıyoruz. 40 yılını bu sektöre vermiş birisi olarak ifade edebilirim ki bu başarı ulusal sanayimiz için yadsınmaz bir başarıdır.