Bu kez de bir sabah uyandık ki Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan Resmi Gazete'de "Türkiye Cumhuriyeti adına 11/5/2011 tarihinde imzalanan ve 10/2/2012 tarihli ve 2012/2816 sayılı Bakanlar Kurulu Kararı ile onaylanan Kadınlara Yönelik Şiddet ve Aile İçi Şiddetin Önlenmesi ve Bunlarla Mücadeleye İlişkin Avrupa Konseyi Sözleşmesi'nin Türkiye Cumhuriyeti bakımından feshedilmesine, 9 sayılı Cumhurbaşkanlığı Kararnamesinin 3'üncü maddesi gereğince karar verilmiştir." diyerek aldığı bir kararla İstanbul Sözleşmesi'ni fesh ettiğini belirtti.Daha da vahimi ise gelen tepkiler karşısındaki sözleridir ''Bunlar bir çok şeyleri karıştırıyorlar. Uluslararası anlaşmaların altında mıdır üstünde midir, bunları konuşmak havayı bulandırmaktan başka bir şey değildir. Biz bu kararımızı aldık, üç ay içerisinde de biz bundan çıkmış olacağız. Olay bu kadar basittir. Biz kararımızı verdik. Gireriz, girdiğimiz gibi çıkarız. Ne önünü ne arkasını kimse karıştırmasın. Bu iş böylece bitmiştir''. Yani ben hiçbir tepkiyi önemsemiyorum ''yaparız geçeriz'' diyor bu hangi demokrasilerde geçerlidir düşünmek lazım.

Bu arada İstanbul Sözleşmesi ile ilgili feshin yanında olanların tezlerine bakalım ne diyorlar. Kültürümüze ve dinimize aykırı, eşcinselliği teşvik ediyor ve aile yapısını bozuyor, yuva yıkıyor deniyor. Ben de oturdum üşenmedim İstanbul Sözleşmesi'nin yaklaşık 30 sayfadan oluşan 81 maddesini tek tek okudum. Dine dair hiçbir madde yok tam tersi inancından ötürü ayırımcılık yapılamaz diyor. Aile düzenini yok etmeye bozmaya yönelik herhangi bir madde de yok sadece evli olmayan kadınları da güvence altına alıyor ve onları da kapsıyor. Ayrıca şiddet söz konusu olduğunda cinsiyet ve cinsel yönelim ayırımı yapmadan herkesi kapsadığını ifade ediyor. Peki bu sözleşmede neler var ona bakalım Avrupa Konseyi Sözleşmeler Dizisi - No. 210 Kadına Yönelik Şiddet ve Aile içi Şiddetin Önlenmesi ve Bunlarla Mücadeleye Dair Avrupa Konseyi Sözleşmesi 11 Mayıs 2011'de Avrupa Konseyi tarafından İstanbul'da imzaya açıldı. Mart 2019 itibarıyla 46 devlet ve Avrupa Birliği tarafından imzalandı. Resmî Gazete'de yayımlanan karar ile Türkiye İstanbul Sözleşmesi'nden çıktığını duyurdu. Peki İstanbul Sözleşmesi'nin bazı maddeleri nelerdir. Öncelikle sözleşmenin Maksatları başlığında açıkça kadınları her türlü şiddete karşı korumak ve kadına karşı şiddeti ve aile içi şiddeti önlemek, kovuşturmak ve ortadan kaldırmak; kadına karşı her türlü ayrımcılığın ortadan kaldırılmasına katkıda bulunmak ve kadınları güçlendirmek de dahil olmak üzere, kadınlarla erkekler arasında önemli ölçüde eşitliği yaygınlaştırmak; kadına karşı şiddet ve aile içi şiddetin tüm mağdurlarının korunması ve bunlara yardım edilmesi için kapsamlı bir çerçeve, politika ve tedbirler tasarlamak; kadına karşı şiddeti ve aile içi şiddeti ortadan kaldırma amacıyla uluslararası işbirliğini yaygınlaştırmak; Kadına karşı şiddet ve aile içi şiddetin ortadan kaldırılması için bütüncül bir yaklaşımın benimsenmesi maksadıyla kuruluşların ve kolluk kuvvetleri birimlerinin birbiriyle etkili bir biçimde işbirliği yapmalarına destek ve yardım sağlamak olarak ifade ediliyor.

Ayrıca sözleşme taraf devletlere, aşağıda belirtilen davranışlara yönelik cezai veya başka bir hukuki yaptırım uygulamayı zorunlu kılıyor. Cinsel şiddet, cinsel taciz, zorla evlendirme, kadınların sünnet edilmesi, kürtaja zorlama ve kısırlaştırmaya zorlama Ev içi şiddet, taciz amaçlı takip, tecavüz, bu cezalar kapsamında. Kısaca İstanbul Sözleşmesi kadına karşı şiddetin önlenmesinde önemli işlevler sunuyor bense incelememde gerek toplum yapısına aykırı gerekse aile düzenini bozucu herhangi bir maddeye rastlamadım. Özellikle şiddetin her türlüsüne hayır ve kadınlara şiddetin önlenmesi, onların özgürce yaşayabilmesi, dünyayı daha güzel bir yer yapacaktır geleceğimizin onların elinde şekillendiğini unutmayalım.