Değerli okurlarım bugünlerde pek dikkate almadığımız, artık olağan karşıladığımız, gündemden düşen, ama halk sağlığı açısından halen büyük tehdit oluşturan, neredeyse her gün bir uçak kazası boyutunda insanımızı yaşamdan koparan Covid-19 pandemisi ile ilgili hatırlatmada bulunmak istiyorum. Bakın artık bugün pek umursamadığımız bu salgın istatiksel olarak dünyada gün itibarıyla toplam 295 milyon vaka sayısı 5.467.000 vefat ile ülkemizde ise 9,5 milyon vaka sayısı 82.000 vefat bulunduğunu göz önüne alırsak yaşanan tehdidin boyutunu ortaya koymuş oluruz. Bu salgın dünyada her gün 10.000 kişiyi ülkemizde de her gün ortalama 150 kişiyi yaşamdan koparıyor o da resmi rakamlara göre kayıt dışı olanları da veya kayıta konmayanları da düşünürseniz durumun ne kadar vahim olduğu ortadadır. Hatırlayalım Sağlık Bakanı Fahrettin Koca, 11 Mart 2020 de Avrupa seyahati sırasında virüse yakalanan vatandaşımızın koronavirüs vakası olduğunu açıklaması ile Türkiye salgınla tanıştı. Hemen akabinde 27 Mart’ta 5698 vaka 17 vefat sayısı ile başlayan Kovid 19 salgını nedeniyle 11-12 Nisan 2020'de, 20 yıl sonra ülkemizde ilk kez geniş çaplı bir sokağa çıkma yasağı ilan edildi. İçişleri Bakanlığı, Türkiye nüfusunun yüzde 78'ine denk gelen 64 milyon kişinin yaşadığı 30 büyükşehir de hafta sonu iki gün boyunca sokağa çıkma yasağı uygulanacağını duyurdu.16 Nisan 2021’de 63082 vaka sayısı 289 ölüm pandemide gördüğümüz en pik günlerden biriydi. 30 Nisan 2021 itibarıyla Türkiye 193 ülke arasında vaka sayısında, Brezilya ve Fransa'nın ardından en çok vaka görülen 5. ülke olurken, salgın Türkiye'de sosyal, kültürel, ekonomik, hukuki, siyasi, idari alanlarda önemli etkilere neden olan ağır kararlar alınmasına neden oldu. Ülkede, bütün üniversitelerde dersler iptal edilerek sınavlar ertelendi. Okullar tatil edildi. Diyanet işleri namazlara ara verildiğini duyurdu. Alışveriş merkezleri, oteller, restoranlar, kafeler, müzeler, düğün salonları geçici süreliğine kapatıldı. Dershaneler, kurslar kapatılarak, ülkedeki bütün futbol ligleri ertelendi.

SALGIN YENİ VARYANTLARIYLA ARTARAK DEVAM EDİYOR

Bugün geldiğimiz noktada yılbaşından beri beş gün içinde vaka sayıları 30.000’lerden 66.000 lere ulaştı. Ancak sanki hiçbir şey yokmuşçasına hareket ediliyor bu ülkede uzun süredir her gün yaklaşık 150 insanımız bu salgından ötürü yaşamını kaybediyor. Nerede kaldı her gün endişe ile izlediğimiz turkuaz tablolar, her kanalda mutlaka uyarıcı yorumları ile halkı bilinçlendirmeye yönelik oturumlar, halk sağlığı uzmanlarının görüşleri tamamen yok oldu. Sanki salgın bitmişçesine, sanki bu nedenden ötürü insanlarımız yaşamını yitirmiyormuş gibi dünya yeni kapanmaları, kısıtlamaları, gündemine alırken, bizde ise toplu ulaşım araçları tıklım tıklım dolu halkımız maske mesafe ve izolasyon kurallarını unutmuş, bazıları ise sorumsuzluk içinde, boş vermiş bir şekilde davranıyor. Oysa okullarımızdaki, işyerlerimizdeki kapalı ortamlardaki, vakalar süratle artıyor. 
Geçenlerde bir belediye otobüsü gördüm ki evlere şenlik 1,5 metre mesafeyi bir tarafa bırakın aralarında bir karış mesafe yok. İnsanların yanakları camlara yapışmış buhardan içerisi görünmüyor durumda seyahat ediyorlar. Bir kapalı mekânda üşenmedim saydım 12 kişiden 7’si maskesiz, hele kafelere ise diyecek yok hizmet veren çalışanlardan içeride oturanlara kadar tıka basa yer yok ve maskeli insan ara ki bulasın. Sorduğun zamanda abi artık yapacak bir şey yok, bıktık veya ben aşılıyım tarzı yanıtlar. 

SALGINLA MÜCADELE KURALLARINA UYALIM

Sağlık bakanı ise sadece uyarıyor önleyici eylemsel bir önlem yok. Hatta sağlık bakanlığı da karantina süreçlerini eskisi gibi denetlemiyor kuralları gevşetmiş durumda. Hatırlayalım ne önlemler alıyorduk eve getirdiğimiz torbaları balkonda beklettiğimiz, ambalajları yıkadığımız, litrelerce dezenfektan kullandığımız, giysilerimiz havalandırdığımız yani o günlerden daha mı iyileşti de ölümler, vaka sayıları azaldı da bunları unuttuk. Daha bitmedi unutmayalım hâlâ salgın öldürüyor. Önlemleri alalım kendimizi düşünmüyorsak bile yakınlarımızın, dostlarımızın veya başka kişilerin sağlığı ile oynamayalım. Bir kez daha hatırlatalım; En önemli husus kişisel hijyeninize dikkat ediniz. Sadece kolonya ve el dezenfektanları temizlik için yeterli değildir. Ellerinizi daima sabunlu suyla yıkadıktan sonra el dezenfektanı veya kolonya kullanın. Bağışıklık sisteminizi güçlendirin. Kesinlikle tokalaşma, sarılma gibi sosyal hareketlerden kaçının. Kalabalık ortamlarda bulunmayın. Mümkün olduğunca kendinize izole bir ortam yaratın. Hastalığınız varsa mutlaka karantinaya uyunuz. Aşılarınızı yaptırın. MASKE-MESAFE ve HİJYEN kurallarından vazgeçmeyelim. Sağlıklı günler dilerim.