BİLDİRİLER
GAZETECİLER GÜNÜ
10.OCAK.2019
Değerli Basın Emekçisi Dostlarım…
Uzun yıllardır ve günümüz Türkiye’sinde bizler bir yandan Demokrasi söylemleri ile avutulurken bir yandan da medyanın ve ifade özgürlüğünün gittikçe artan çeşitli baskılar altında olduğu gerçeğiyle karşı karşıyayız.
Basın özgürlüğü olmayan bir ülkede demokrasi ve insan haklarından söz edilemez…
Halkın doğru haber alma hakkına hizmet eden sizlerin özgürlüğü; Anayasamızın 28. maddesinde belirtildiği üzere, 'Basın hürdür, sansür edilemez' hükmü ile güvence altına alınmıştır.
Ancak; yakın geçmişte, gazetelerin basıldığı,bombalandığı,gazetecilerin kurşunlanıp birçok değerli basın mensubunun öldürüldüğü,kendisi ile ilgili olarak işine gelmeyen yazılardan ötürü gazete işverenlerine, köşe yazarlarının şikayet edilip işinden el çektirildiği,henüz basımı dahi yapılmamış taslak kitapların toplatıldığı,omzunda kamerası, boynunda fotoğraf makinası çok ağır koşullarda oradan oraya koşturarak görev yapmaya çalışan sosyal güvencesi olmayan muhabirlerinin tartaklandığı , gazetecilik mesleği konumunun dışında her eline kalemi alanınköşe yazarlığına soyunup mesleğin yok olmasına neden olunduğu, var olan yıpranma payı haklarının geri alındığı ,düşüncelerinden ve yazılarından ötürü bir çokgazetecinin hapiste tutuklu olduğu, Sınır Tanımayan Gazeteciler (RSF) Örgütünün araştırmasına ve 2018 basın özgürlüğü raporuna göre, Türkiye 180 ülke arasında Kongo, Belarus ve Ruanda'nın arkasında 157. sırada yer alıyor. Bu sıralamada Türkiye'yi Kazakistan, Burundi ve Irak takip ediyor ve böyle bir dönemi içimiz acıyarak yaşıyoruz.
Türk basın tarihinde 110yılda Hasan Fehmi’den başlayarak HrantDİNK’ekadar ,Hasan TAHSİN, Abdi İPEKÇİ, Çetin EMEÇ, Turan DURSUN ve Uğur MUMCU’ gibi aydınların içinde bulunduğu 66 gazeteciyi fikirleri ve yazılarından ötürü yitirmemizin acısı hala yüreklerimizde…
Sizlere aslında bu yazıyı kaleme alırken sade bir Çalışan Gazeteciler bayramı kutlaması yapmak isterdim. Ancak bir aydın sorumluluğu duygusu ile hareket ederek,manüplasyonlar la yitirtilmiş toplum hafızasını bu konu ile yeniden canlandırarak, ve bulunduğumuz noktanın ne kadar geride kaldığını hatırlatmayı da bir görev sayıyorum …
Tüm bu buruk duygularımla ;
Çalışan gazeteciler gününüzü kutlar , her türlü sansürün ortadan kalktığı gazetecilerin yaşam kaygısından uzak, sosyal ve özlük haklarının geliştirildiği , özgürce yazabildikleri günlerde yaşamak dileğiyle tüm basın mensubu dostlarıma çalışmalarında başarılar diliyorum….
Gürhan AKDOĞAN