GENEL BAŞKAN YARDIMCIMIZ BASIN TOPLANTISI DÜZENLEDİ
CHP genel başkan yardımcısı Bursa milletvekilimiz Sn. Onur Öymen, Büyükşehir Belediye Başkan adayımız Sena Kaleli’ nin Fomara’ daki Seçim bürosunun açılışının ardından, aynı yerde ülkemizde ve Bursa’ da gelişen önemli konularla ilgili bir basın toplantısı düzenledi. Toplantıya, Parti Meclis Üyemiz Ali Nihat Irkörücü, Milletvekillerimiz Kemal Demirel ve Abdullah Özer, İl başkanımız Gürhan Akdoğan, Büyükşehir Belediye başkan adayımız Sena Kaleli ve İlçe belediye başkan adaylarımız katıldılar. Bursa Büyükşehir Belediye Başkan adayımız Sena Kaleli’ nin seçim merkezinin açılışını yapmak için kente gelen Genel Başkan Yardımcımız ve Bursa Milletvekilimiz Onur Öymen, yaptığı basın toplantısında Başbakan Recep Tayyip Erdoğan’ ın Davos’ ta İsrail Cumhurbaşkanı Şimon Peres ile tartışmasını değerlendirdi. Başbakan Erdoğan’ ın şiddet yoluyla çözüm arayanlara arka çıktığını öne süren Öymen, bu tartışma ile Türkiye’ nin, en temel dış politika ilkelerinden saptığını söyledi. Öymen, şöyle dedi: “Başbakanın attığı adım, maalesef barışa değil, şiddete prim veren bir adımdır. Çünkü uzlaşma yanlılarını değil, şiddet yoluyla bu meseleyi çözmek isteyenlere arka çıkıyor. Onları destekliyor. Sayın Başbakanın himayesine aldığı Hamas örgütünün 1988 yılında yayınladığı tüzüğü var. Tüzükte şöyle diyor: ‘Biz cihat yoluyla, şiddet yoluyla İsrail’ i haritadan sileceğiz. Her türlü müzakereyi reddediyoruz. Filistin’ de bir din devleti kuracağız. Filistin Kurtuluş Örgütü’ ne karşı çıkmamızın temel sebeplerinden biri örgütün laik olmasıdır. Başbakan’ ın arka çıktığı örgüt budur. Kökten dinci bir terör örgütün hamisi oluyor, himayenize alıyorsunuz. Onu destekliyor, mazur görüyorsunuz. Yanlış olan budur. Dünyadaki birçok ülke ve CHP’ nin Başbakan Erdoğan’ a Hamas’ ı desteklediği için tepki gösterdiğini belirten Onur Öymen, ‘Bunları eleştirdiğimiz zaman Sayın Başbakan tahammül edemiyor. Emekli büyükelçilerin eleştirileri olmuş. Bu Monşerler bir şeyden anlamaz demeye getiriyor. Sayın Başbakan bisküvi ticareti yaparken, onun ‘Monşer’dediği insanlar, hayatlarını tehlikeye atarak Türkiye’ nin haklarını çıkarlarını koruyorlardı. Türkiye’ yi şerefle dünyada temsil ediyorlardı. Türk diplomatlar, dünyanın en ünlü diplomatları arasında yer alır. Diplomatlık mesleğini küçümsemek, sizin haddinize düşmemiştir’ diye konuştu. Başbakan Recep Tayyip Erdoğan’ a seslenen Öymen, şöyle devam etti: ‘Sizin uzmanlarınızla gideceğiniz yer, Ortadoğu’ daki derin kuyulardır. Küçümseyeceğinize diplomatların sesine kulak verin. Onların telefonları yerine sözünü dinleyin. Pişman olmazsınız. Daha bu sabah televizyonlarda izledik. Diyorsunuz ki; ‘Hamas seçimi kazmış bir partidir. Herkes ona saygı göstersin. Hangi demokratik ülkede seçimlere katılan partilerin silahı, füzesi, roketi, Kalaşnikofu, milisleri, topu, tüfeği var? Siz onlara mı özeniyorsunuz? Yoksa mensubu bulunduğunuzu ilan ettiğiniz batı dünyasını mı örnek alıyorsunuz? Filistin Kurtuluş Örgütü Başkanı Mahmut Abbas ve dünya bunu içine sindirsin diyorsunuz. Var mı böyle bir demokrasi anlayışı? Türkiye’ de silahlı bir terör örgütünü desteklediği iddiasıyla bir siyasi partinin mensuplarının elini sıkmayı reddediyorsunuz. Türkiye’ deki insanların doğrudan doğruya silaha başvurmasa bile bir silahlı örgüte destek olmasını kabul etmiyorsunuz ki bunu anlayışla karşılıyoruz ama öbür tarafta masum insanları öldüren bir örgütü destekliyor, sahip çıkıyorsunuz. Başbakan Erdoğan’ ın Davos’ taki tutumunu savunmak için ‘Milletimin haysiyetini korumak zorundaydım’ diye açıklama yaptığını belirten Genel Başkan Yardımcımız Onur Öymen, şöyle devam etti: ‘Yüzbinlerce kadın ve çocuk Irak’ ta öldürülürken neredeydi, sizin öfkeniz? Kerkük’ te binlerce Müslüman, Kerkük Türk’ ü öldürülürken neredeydiniz? O saldırıları yapanları stratejik ortak yapan siz değil miydiniz? O saldırıları yapanlarla işbirliği yapıp, BOP’ un başkan yardımcılığına soyunan siz değil miydiniz? Bunları nasıl sineye çektiniz? 300 bin insanın ölümünden sorumlu olarak Uluslararası Savaş Suçları Mahkemesi tarafından aranan Sudan Devlet Başkanı’ nı siz birkaç ay önce Ankara’ da devlet töreni ile kabul etmediniz mi? Orada ölen çocuklar, çocuk değil miydi? Süleymaniye’ de Türk askerinin başına çuval geçirilirken o haysiyeti savunma ihtiyacını niçin duymadınız? Nerenize sakladınız o öfkenizi?’ dedi.